Haber Market

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Haberler
  4. »
  5. Uluslararası İlişkiler ve İklim Değişikliği: Dünya Liderleri Ne Yapıyor?

Uluslararası İlişkiler ve İklim Değişikliği: Dünya Liderleri Ne Yapıyor?

Haber Market Haber Market -
82 0

İklim değişikliği dünya genelinde önemli bir sorundur ve dünya liderleri bu soruna çözümler bulmak için çaba sarf etmektedir. Öncü ülkeler, iklim hedeflerini belirlemek, sera gazı emisyonlarını azaltmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için politikalar ve eylemler geliştirmektedir.

Özellikle ABD, Çin, Avrupa Birliği, Japonya ve Rusya gibi önde gelen ülkeler, Paris İklim Anlaşması gibi sürdürülebilir çözümlerle küresel işbirliği yapmayı hedeflemektedir. Bu ülkeler, sera gazı emisyonlarını azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak, temiz enerji teknolojilerini geliştirmek ve enerji verimliliğini artırmak gibi birçok önlem almaktadır.

  • ABD, Joe Biden yönetimi ile birlikte Paris İklim Anlaşması’na geri dönmüş ve ülkedeki yenilenebilir enerji yatırımlarını artırmayı hedeflemektedir.
  • Çin, bu yıl karbon emisyonlarını azaltmak için yeni bir beş yıllık plan açıklamış olsa da ülkenin hala sera gazı emisyonlarındaki artış endişe vericidir.

Genel olarak, dünya liderleri iklim değişikliği sorununa çözüm bulmak için daha fazla çalışmaya devam etmektedir. Ancak, bu süreçte her ülkenin kendine özgü zorlukları olduğunu unutmamak gerekmektedir.

Müttefiklerin İklim Hedefleri

Dünya liderleri iklim değişikliği konusunda çeşitli önlemler almakta ve sürekli olarak hedeflerini güncellemektedir. Özellikle pandemi dönemi sonrasında, pek çok ülke yeşil kalkınma ve iklim hedeflerine daha fazla önem vermektedir. Bu ülkeler arasında önde gelenler arasında ABD, Çin, Avrupa Birliği, Japonya ve Rusya bulunmaktadır.

ABD, Paris İklim Anlaşması’nın yeniden onaylanmasını başlatarak, karbon emisyonu azaltma hedeflerini daha da artırmaya karar verdi. Mart 2021 tarihinde Joe Biden, ülkenin 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını %50-52 azaltacağını açıkladı. Benzer bir şekilde, Avrupa Birliği de 2030 yılına kadar çıkarılan karbon miktarının yüzde 55’ini azaltmayı ve yaklaşık 137 milyar avro tutarındaki bir hibe fonu aracılığıyla bu hedeflere ulaşmayı hedeflemektedir.

Ülke Hedefler
ABD %50-52 azaltma hedefi
Çin Emisyonların 2030’da zirveye ulaştığı ve 2060 yılına kadar nötr olacağı taahhütleri
Avrupa Birliği 2030 yılına kadar karbon emisyonlarının %55’ini azaltma hedefi
Japonya Net sıfır amacı ile karbon azaltımı
Rusya Karbon ayak izi azaltmak için TEDAŞ projeleri ve karbon vergileri

Çin, Paris İklim Anlaşması kapsamında 2030 yılına kadar emisyonların zirveye ulaşacağını ve 2060 yılına kadar nötr hale geleceğini hedeflemektedir. Japonya ve Rusya başlangıçta Paris Anlaşması’nı imzalayan ülkeler arasında yer almasına rağmen, bazı çevreler ülkelerin yeterince ilerleme kaydetmediğini belirtmektedir.

Tüm bu önemli ülkeler, küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi ciddi sorunlarla mücadele etmek için somut adımlar atarken, diğer ülkelerin de önlemler alması ve Paris İklim Anlaşması’na katılması beklenmektedir.

Paris İklim Anlaşması’nın Geleceği

Paris İklim Anlaşması, 2015 yılında imzalanan ve ülkelerin sera gazı emisyonlarını sınırlama ve küresel ısınmayı 2°C’nin altında tutma hedefiyle benimsenen bir anlaşmadır. Ancak, anlaşmanın uygulamadaki etkinliği konusunda ciddi sorular ortaya çıkmaktadır.

Bazı ülkeler, anlaşmadan çekilme tehditinde bulundu. ABD, 2017 yılında Paris Anlaşması’ndan çekilme kararı aldı, ancak Joe Biden yönetimi, ilk işlemlerinden biri olarak geri dönmeye karar verdi. Diğer yandan, Brezilya, Avustralya ve Meksika gibi ülkeler de anlaşmadan çekilme veya hedeflerini düşürme konusunda sinyaller verdi.

Bununla birlikte, Paris Anlaşması’nın geleceği hala belirsizdir. Anlaşmanın hedeflerine ulaşmak için atılması gereken adımlar konusunda uluslararası görüş birliği sağlanamamaktadır. Küresel ısınmanın 2°C’nin altında tutulması hedefine ulaşılması için gereken emisyon azaltma hedefleri belirlenmiştir, ancak bu hedeflerin uygulanması toplumlar ve ülkeler arasında büyük anlaşmazlıklara neden olmaktadır.

Gelecekteki olası değişiklikler için ise, teknolojik çözümler ve politikaların desteklenmesi gerekmektedir. Yenilenebilir enerjinin önemi artarken, karbon tutma teknolojileri de geliştirilmelidir. Ayrıca, karbondioksit vergileri ve emisyon kotaları da daha sık kullanılabilir hale gelmelidir.

ABD ve İklim Değişikliği

ABD, 2015’te imzaladığı Paris İklim Anlaşması’ndan 2019’da çekilme kararı aldı. Bu karar, ülkenin çevre politikasında ciddi bir geri adım olarak algılandı. Ancak, 2021’de başkanlık koltuğuna oturan Joe Biden yönetimi, ABD’nin tekrar anlaşmaya katılacağını açıkladı.

Biden yönetimi, iklim değişikliği konusunda kapsamlı bir çözüm planı olan ve “Yeşil Yeni Düzen” olarak adlandırılan bir dizi önlem paketi açıkladı. Bu plan kapsamında, ABD’nin 2035 yılına kadar karbon nötr olması hedefleniyor. Ayrıca, fosil yakıt tüketimini azaltmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmak için de çeşitli teşvikler sunulacak.

ABD’nin Yeni İklim Politikaları Açıklama
Paris Anlaşması’na Geri Dönüş ABD, Paris İklim Anlaşması’na geri dönecek.
Karbon Nötrlük Hedefi ABD, 2035 yılına kadar karbon nötr olmayı hedefliyor.
Fosil Yakıt Tüketiminde Azalma ABD, fosil yakıt tüketimini azaltmak için teşvikler sunacak.
Yenilenebilir Enerjiye Geçiş ABD, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmak için girişimlerde bulunacak.
  • Biden yönetimi, iklim değişikliği ile mücadele için federal kurumlarda çalışan personel sayısını artıracak.
  • ABD, diğer ülkeleri de iklim değişikliği ile mücadeleye daha fazla katılmaya teşvik edecek.
  • Yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve kullanımı için teşvikler sunulacak.

Biden yönetiminin aldığı bu kararlar, ABD’nin iklim değişikliği ile mücadelede yeniden lider konumuna gelmesine yardımcı olacak. Ancak, tartışmaların halen devam ettiği ve hedeflerin gerçekleştirilmesi için daha fazla çalışmanın gerektiği de bir gerçek.

Yeşil Yeni Düzen

ABD Başkanı Joe Biden, Ocak 2021’de Yeşil Yeni Düzen adlı kapsamlı bir iklim planını açıkladı. Bu plan, ABD’yi iklim değişikliğiyle mücadelede öncü bir konuma getirmeyi amaçlamaktadır. Yeşil Yeni Düzen, 2035 yılına kadar ülkenin elektrik gücünün tamamının yenilenebilir kaynaklardan sağlanması ve 2050 yılına kadar da ABD’nin net sıfır emisyonuna ulaşması hedefleri üzerine kurulu.

Biden yönetimi, Yeşil Yeni Düzen’i hayata geçirmek için 2 trilyon dolarlık bir yatırım planı önermektedir. Bu teklifle, yenilenebilir enerji alanında büyük bir istihdam yaratılması ve altyapı yatırımlarının artırılması hedeflenmektedir. Böylece, sıfır emisyon hedefine ulaşmak için gerekli olan teknolojik altyapının sağlanması için önemli adımlar atılacaktır.

Yeşil Yeni Düzen, Joe Biden’ın çevre politikasına önemli etkileri olacaktır. Bu teklif, ABD’nin birçok eyaleti ve şehri için de bir örnek teşkil edecektir. Aynı zamanda, ABD’nin iklim değişikliğiyle mücadeleye liderlik etme hedefleri açısından da büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, Yeşil Yeni Düzen’in hayata geçirilmesi, ABD’nin uluslararası anlaşmalarda etkili bir şekilde pozisyon almasına da yardımcı olacaktır.

Kaliforniya ve İklim Değişikliği

Kaliforniya, Amerika Birleşik Devletleri’nin batısında bulunan bir eyalet olarak, iklim değişikliği ile mücadeleye özellikle önem vermektedir. Eyalet, 2006 yılında, Eyalete bağlı sera gazı emisyonlarını %25 oranında azaltacak bir yasayı kabul etti. Daha sonra, 2018 yılında eyaletin elektrik ihtiyacının %60’ının yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanmasını hedefleyen bir yasa daha kabul edildi. Bu yasa, Kaliforniya’nın yenilenebilir enerjiye olan bağımlılığını artırarak, diğer eyaletler ve ülkeler arasında lider bir konuma yükselmesini sağladı.

Kaliforniya, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda gösterdiği önderlik, diğer eyaletler ve ülkeler üzerinde de olumlu bir etkiye sahiptir. Eyaletin aldığı kararlar ve uygulamalar, diğer devletlerin de benzer politikaları benimsemelerine ve uygulamalarına öncülük etmektedir. Kaliforniya, aynı zamanda Donald Trump yönetimi tarafından Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme kararı alınmasından sonra, uluslararası toplumda lider bir konuma yükselerek, bu konuda örnek alınan bir ülke haline gelmiştir.

Çin ve İklim Değişikliği

Çin, dünyanın en büyük karbon emisyonu üreten ülkesi olarak dikkat çekiyor. Ancak ülke son yıllarda yenilenebilir enerji yatırımlarında liderliği ele geçirmiş durumda. 2019 yılında Çin, dünyadaki toplam yenilenebilir enerji yatırımlarının yaklaşık yarısını gerçekleştirdi.

Bu yatırımlar, karbon emisyonlarının azaltılmasına yardımcı oluyor. Ancak Çin’in hala dünyanın en büyük fosil yakıt kullanıcısı olması, ülkedeki karbon emisyonlarının artmaya devam etmesine sebep oluyor. Çin, 2060 yılına kadar karbon nötr olmayı hedefliyor.

Çin, geçmişte iklim değişikliği konusunda yavaş kalan bir ülke olarak görülse de son yıllarda bu konuda önemli adımlar atıyor. Ülke, Paris İklim Anlaşması’nı onaylamış ve kapsamlı bir iklim politikası benimsemiştir. Özellikle yenilenebilir enerji yatırımları konusunda liderliği ele geçirmesi, dünyanın diğer ülkelerine de örnek teşkil ediyor.

İklim Değişikliği Aktivistleri ve Liderleri

İklim değişikliğiyle mücadele etmek için, liderler ve aktivistler dünya genelinde kampanyalar yürütüyorlar. İsveçli genç aktivist Greta Thunberg, bireysel bir protesto eylemine başladıktan sonra, uluslararası bir lider ve aktivist haline geldi. Thunberg, gençleri iklim değişikliği hakkında harekete geçmeye çağıran hareket olan Fridays for Future’ın kurucusudur ve sık sık BM Genel Kurulu gibi uluslararası kuruluşların toplantılarına katılır.

Bunun yanında, David Attenborough, mücadele için iklim değişikliğinin ciddiyetini vurgulamak için BBC tarafından hazırlanan bir dizi belgeselde ön plana çıktı. Al Gore, 2006 yılında “An Inconvenient Truth” belgeseli ile iklim değişikliği farkındalığı yaratmak için çalışmalar yürüttü. Christiana Figueres, 2015 Paris İklim Anlaşması’nın müzakerelerinde önemli bir rol oynadı ve bu anlaşmanın imzalanmasına öncülük etti. Bill Gates, geleneksel enerji kaynaklarına alternatif teknolojiler araştırmak için Breakthrough Energy Ventures gibi pek çok proje geliştirmiş bir iş insanıdır.

  • İklim değişikliğiyle mücadelede liderler ve aktivistler:
  • Greta Thunberg
  • David Attenborough
  • Al Gore
  • Christiana Figueres
  • Bill Gates

İklim değişikliği ile mücadele etmek için liderler ve aktivistler, dünya genelinde seslerini duyurmak için kampanyalar düzenliyorlar. Bu liderlerin faaliyetleri ve önerileri, iklim değişikliği sorununa dikkat çekmenin ve çözüm önerileri sunmanın yanı sıra toplumsal farkındalık yaratmada da önemli bir rol oynamaktadır.

Greta Thunberg ve Genç Aktivistler

Greta Thunberg, İsveçli bir iklim aktivistidir ve çevre konusunda farkındalık yaratmak için sıradışı eylemleriyle tanınmaktadır. Onun okulu boykot planı, dünya genelinde binlerce öğrenciyi iklim eylemlerine katılmaya teşvik etti. Thunberg, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma gibi diğer çeşitli etkinliklerle de uluslararası alanda tanınmıştır.

Thunberg gibi genç iklim aktivistleri, iklim değişikliği konusunda artan farkındalık yaratmak için eylemler gerçekleştiriyorlar. Dünya genelinde gençler, özellikle de okul yaşındaki çocuklar, hükümetleri acil önlemler almaya ve dünyadaki çevre sorunları için çözümler bulmaya teşvik etmek için yürüyüşler, grevler ve diğer çeşitli etkinlikler planlıyor ve düzenliyorlar.

Bunun yanında, dünyadaki diğer ünlü genç iklim aktivistleri arasında Isra Hirsi, Alexandria Villaseñor, Licypriya Kangujam ve Vanessa Nakate gibi isimler yer alıyor. Bu genç aktivistler, iklim değişikliği hakkında daha fazla konuşmak ve harekete geçirmek için sosyal medya platformlarını etkin bir şekilde kullanıyorlar.

Genç aktivistler, gezegenimiz için acil olan iklim sorununa dikkat çekmek için cesur ve etkili eylemler gerçekleştirdiler. Greta Thunberg’in başlattığı birçok okul boykotu, dünya genelinde birçok öğrenciyi sokağa çıkmaya ve olumlu değişiklikler talep etmeye teşvik etti.

Bugün, gençlerin uluslararası iklim eylemleri, dünya genelinde iklim değişikliği hakkındaki farkındalığı artırıyor ve hükümet liderlerinin iklim politikaları üzerinde baskı yaparak acil önlemler alınmasına yardımcı oluyor.

Diğer İklim Değişikliği Liderleri

David Attenborough, ünlü bir İngiliz doğa belgesel yapımcısı ve sunucusudur. Kendisi, BBC belgeseli Our Planet’in yapımcısıdır ve iklim değişikliği sorununa ilişkin çarpıcı belgeseller hazırlamaktadır. Attenborough, birçok uluslararası konferansta konuşma yapmış ve her seferinde iklim değişikliği sorununa dikkat çekmiştir.

Al Gore, Amerikalı bir politikacı ve iklim değişikliği aktivistidir. Kendisi, İklim Gerçeği adlı belgesel filmi hazırlamış ve 2007 Nobel Barış Ödülü’nü kazanmıştır. Gore, ülkeden ülkeye gezerek iklim değişikliği sorununa dikkat çekmektedir.

Christiana Figueres, Kosta Rikalı bir diplomat ve 2010-2016 yılları arasında BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin yürütme sekreteri olarak görev yapmıştır. Figueres, Paris İklim Anlaşması’nın bir parçası olarak ülkeleri iklim değişikliğiyle mücadele etmeye teşvik etmiştir.

Bill Gates, Microsoft’un kurucusu ve dünyanın en zengin insanlarından biridir. Gates, iklim değişikliği ile mücadele için milyarlarca dolar bağışlamış ve Breakthrough Energy Ventures gibi girişimlerle yenilenebilir enerji teknolojileri üzerine çalışmaktadır. Kendisi ayrıca birçok konferansta konuşma yapmış ve iklim değişikliği konusunda kamuoyunu bilgilendirmiştir.

İklim Değişikliği Çözümleri

İklim değişikliği, dünya genelinde zorlu bir sorun haline geldi. Ancak, bu sorunun çözümü için birçok farklı yaklaşım ve çözüm önerisi bulunmaktadır.

Birinci olarak, teknolojik çözümler, iklim değişikliğiyle mücadele etmek için önerilen en yaygın çözüm önerilerinden biridir. Bu teknolojiler arasında, yenilenebilir enerji kaynakları ve karbon tutma teknolojileri yer alır. Bu teknolojiler, karbon emisyonlarını azaltmak ve sera gazı salınımını önlemek için tasarlanmıştır.

İkinci olarak, politik çözümler de önemlidir. Bu çözümler arasında, karbondioksit vergileri, emisyon kotası ve diğer politik düzenlemeler yer alır. Bu düzenlemeler, enerji tüketimindeki azalışı teşvik etmek ve karbon salınımını azaltmak için tasarlanmıştır.

Son olarak, kişisel çözümler, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunmanın en kolay yollarından biridir. Kişisel karbon ayak izimizi azaltmak için, enerji tasarrufu yapmamız, sürdürülebilir tarımı desteklememiz ve çevre dostu ürünleri kullanmamız gerekir.

Tüm bu çözüm önerileri, iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yararlı ve etkili olabilir. Ancak, bu sorunun çözümü için küresel işbirliği ve koordinasyon hayati önem taşımaktadır.

Teknolojik Çözümler

İklim değişikliğiyle mücadele etmek için önerilen çözümlerin bir kısmı teknolojik altyapıya dayanıyor. Yenilenebilir enerji teknolojileri, fosil yakıtların kullanımını azaltarak karbon emisyonlarını önemli ölçüde azaltabilirler. Bu teknolojiler arasında güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, hidroelektrik enerji, biyokütle enerjisi ve dalga enerjisi gibi çeşitli kaynaklar yer alıyor.

Bunun yanı sıra, karbon tutma teknolojileri de iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir rol oynuyor. CCS (Karbon Yakalama ve Depolama), CO2’yi özümseyerek ve enerji santrallerinden salınımı azaltarak bu teknolojinin başlıca örneğidir. Benzer şekilde, BECCS (Biyokütle Yakalama ve Depolama), biyokütle yakma yoluyla enerji üretirken ortaya çıkan CO2’yi özümseyerek düşük karbonlu enerji üretimine katkıda bulunuyor.

Bunların yanı sıra, diğer teknolojik çözümler de iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunabilir. Örneğin, akıllı şebekeler enerji verimliliğini artırabilirken, elektrikli araçlar da karbon emisyonlarını azaltabilirler. Biyolojik çeşitliliği koruma, çölleşmeyi önleme ve su yönetimi gibi alanlarda da teknoloji geliştirmek, iklim değişikliğiyle mücadelede daha etkili bir şekilde kullanılabilir.

Politik Çözümler

Politik çözümler, tüm dünya liderleri tarafından iklim değişikliği ile mücadelede kullanılabilecek yöntemler arasında yer almaktadır. Bu çözümler, devletlerin yasal yollarla karbon emisyonlarını azaltmaları için harekete geçmelerini gerektirir.

Karbondioksit vergileri, artan karbon emisyonlarının yanı sıra fosil yakıtların tüketimini azaltmak için önemli bir politik çözümdür. Bu vergiler, emisyon miktarlarına göre şirketlere uygulanabilir ve karbon emisyonlarını azaltmanın maliyeti yüksek olan şirketlere yaptırım uygulanabilir.

Buna ek olarak, emisyon kotası uygulaması, ülkeler arasında belirli bir karbon emisyon sınırı belirlemeyi amaçlar. Her ülkenin belirli bir kota miktarına sahip olması, emisyon miktarlarının kontrol edilmesine ve azaltılmasına yardımcı olur.

Diğer politik çözümler arasında yenilenebilir enerji kaynaklarına teşvikler ve devletlerin sürdürülebilir tarım politikaları gibi konular da bulunmaktadır.

Bunları gerçekleştirmek için devletler, sıkı yasal kurallar ve düzenlemeler belirleyerek iş uygulamalarını değiştirerek karbon emisyonlarını azaltmalıdır. Böylece, dünya liderleri iklim değişikliği ile daha etkili bir şekilde mücadele edebilir ve gezegenimizi korumaya yardımcı olabilir.

Kişisel Çözümler

İklim değişikliği gibi büyük bir sorunla mücadele etmek için sadece devletlerin ve liderlerin aldığı önlemlere güvenmek yeterli değildir. Kişisel çabalarla karbon ayak izimizi azaltabilir ve daha sürdürülebilir bir gelecek için katkıda bulunabiliriz. İşte, kişisel çözümlerle ilgili birkaç öneri:

  • Araba kullanmak yerine yürümek, bisiklet sürmek ve toplu taşıma kullanmak gibi alternatif ulaşım yöntemlerini tercih etmek
  • Enerji tasarruflu ampuller ve elektronik cihazlar kullanmak
  • Su tasarrufu yapmak için daha kısa duşlar almak ve diş fırçalamak sırasında musluğu kapalı tutmak
  • Geridönüşüm yapmak ve atıkları doğru şekilde ayrıştırmak
  • Yerel pazarlardan organik ürünler almak ve sürdürülebilir tarımı desteklemek
  • Uçak seyahatleri yerine tren veya otobüs seyahatlerini tercih etmek
  • Evdeki ısıtma ve soğutma sistemlerini düzenli olarak kontrol etmek ve enerji tasarrufu sağlayan seçenekleri araştırmak

Bu basit ve kolayca uygulanabilen öneriler, doğru bir şekilde kullanıldığında kişisel karbon ayak izimizi azaltmamıza yardımcı olabilir. Ancak, daha geniş çaplı değişimlerin gerçekleşmesi için, bireysel çözümler yanında politik çözümler ve teknolojik çözümler de önemlidir. İklim değişikliğiyle mücadele birlikte ve ortak bir çabayla gerçekleştirilebilir.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir